HEY! AGAVE, DOST MUSUN DÜŞMAN MI?
Şeker tutkunlarının alternatif arayışındaki bilmecesi…
Bir okurumun gönderdiği bir makalede agave'nin fruktoz içeriği ve kalorisinden bahsediliyordu. Makaleyi okuyup cevabımı kendisine ilettiğim an, başka bir okurumdan yeni bir mesaj geldi: "Zararlı deniyor, neden hâlâ agave kullanıyorsunuz?" diye soruyordu. Bu benim günlük rutinim; hemen her gün en sık karşılaştığım sorular agave ile ilgili: "Agave iyi mi, kötü mü?" Kafalar karışık. Üstelik çok pahalı. Tıpkı bal gibi, agave de sahtekarlığa çok açık bir gıda. Bu kadar merak edilen bir konuda bilgi vermeyi görev bilerek, her ne kadar tek tek cevap versem de iyi bir yazıyı hak ettiğine inanıyorum.
Agaveden şurup nasıl yapılır?
Agave, Meksika'nın endemik bir bitkisi. Binlerce yıldır şifa niyetine kullanılan kadim bir bitki. Agave nektarı da tıpkı ham bal gibi doğal ürün olarak kabul edilmekte. Yine tıpkı bal gibi, üretim şekline göre içeriği farklılık gösterebiliyor.
Agave nektarı dediğimiz şey aslında bir şurup. Bu nektar, mavi agave bitkisinin içindeki sıvıdan elde ediliyor. Sıvı önce bitkiden ekstraksiyon yöntemiyle ayrıştırılıp filtreleniyor. Bileşenlerini fruktoz denilen basit şekere ayırmak için ısıtılıyor. Elde edilen sıvı daha sonra şurup hâline konsantre ediliyor. Bu aşamada işlenmiş olması, maalesef besin değerinin kaybolması veya azalması anlamına geliyor; tıpkı pastörize baldaki gibi.
Şeker yemeye mecbur muyuz?
Niçin rafine şeker tüketiyoruz ve niçin son yıllarda rafine şekere alternatif arayışına girdik?
Yemeye mecbur değiliz, ama neden canımız istiyor malum; rafine şekerli tatlılarımız çok güzel ve yedikçe esiri oluyoruz, çünkü bağımlılık yapıyor. Evet, şeker bağımlılık yapar. Şekerin yerine alternatif bir şey arayışına girdik çünkü sağlık elden gidiyor. Her yıl şeker hastalarının sayısı artıyor ve şeker hastalığı birçok rahatsızlığa yol açıyor. Kalp krizinin bile en büyük nedeni artık şeker.
Her gıdanın içinde az veya çok doğal şeker var. Şeker, enerji için metabolizmaya gerekli bir besin. Mesele; rafine şekerin gıda değil, ‘madde' olması. Bağımlılık yaptığı için ihtiyacımızdan fazlasını istiyoruz. Agave işte tam bu noktada imdadıma yetişmişti.
Neden agave kullanıyorum?
Hipoglisemi rahatsızlığım sebebiyle metabolizmam rafine şeker ve diğer şeker türevlerine olumsuz tepki veriyordu. Şeker bağımlısı olduğumu, bundan sekiz yıl önce şekeri hayatımdan çıkarmaya karar verdiğimde fark ettim. Şekere alternatif bulabilmek hayatiydi benim için.
Her şey bir tarafa, tatlı yemezsem mutsuz oluyordum. İşte o dönem, her türlü alternatifi tariflerime adapte etmeye çalıştım ama sonuçlar beni hiç mutlu etmedi. Ya lezzette sıkıntı oluyordu, ya da doğal ürünlerin (hurma gibi) fruktozu o kadar yüksekti ki rafine şekerden bile daha fazla metabolizmamı zorluyordu. Yani doğal diye hurma yemek, şekerden daha zararlı sonuçlar doğurabiliyordu.
İşte böyle bir dönemde agave bana ilaç gibi yetişti. Tatlılar şekil ve lezzet olarak rafine şekere benziyordu ve bağımlılık yapmadığı için az miktarda yemem yeterli oluyordu.
Hipoglisemi rahatsızlığınız varsa, yediklerinizde kaloriden çok glisemik değer (GI) önem taşır. Her gıdanın kalori değeri olduğu gibi glisemik değeri de vardır. Bu noktada rafine şeker ve birçok doğal alternatifin (hurma, dut şurubu, pekmez, bal gibi) glisemik yükü fazladır. Agavenin ise ilginç bir şekilde kalorisi yüksek, ama GI değeri yok denecek kadar azdır. Bunu zaten metabolizmam söylüyordu. Geçen yıl bir üniversitede yaptırdığım tahlil de agavenin GI değerinin gerçekten çok düşük olduğunu doğruladı. İşte bu yüzden hastalanmıyordum. Bağımlılık yapmadığı için az yemem de yetiyordu. Az yediğim için de kalorisi beni etkilemiyordu.
Ondört yıldır mutfağımda rafine şeker yok; tatlılarım agaveli. Daha genç görünüyorum ve hipoglisemi atakları yaşamıyorum. Agave yerine daha sağlıklı bir alternatif çıkana kadar, mutfaktaki durum bu.
Kimseye agave kullan demedim, demem. Agave faydalı bir bitki ama işlemden geçince ortaya çıkan şurubunun kesin bir cevabı hâlâ yok. Önerin nedir derseniz; bence rafine şekeri asla yemeyin. Şeker sorununuz yoksa ham baldan şaşmayın. Şeker sorununuz varsa deneyin ve bedeninize kulak verin. Sonuçta karar sizin.
Bu tip yazılarda uzman görüşü almak benim için çok önemlidir. Bu yazımda bunu yapmadım çünkü birçok itibarlı doktorun agaveyi önerdiği gibi, bazıları da önermiyor.
Bana hep "şeker sektörü seni sevmiyordur" derler. Gülümserim… Karşımızda müthiş büyük bir sektör var. Bağımlılık yaptığı için tüketici bırakamıyor. Aydan onlar için bir tehdit değil. Zaten yasaklansın da demiyorum.
Karşımızda sigaradan tehlikeli bir madde var: rafine şeker! Ben de "Şeker de sigara gibi tehlikelidir, üzerine sağlığa zararlıdır etiketi koyulsun" diyorum. Bunun için bir kampanyam bile var; imzalamak isteyenlere link bırakıyorum. https://c.org/kQSXg7gPgr
Yorum yapmak için giriş yapmanız gerekiyor.

Yorumlar (0)
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!